Sınav Günü Heyecanı
Bütün bir sene boyunca çalıştınız, emek ve zaman harcadınız, yeri geldi en sevdiğiniz aktivitelerden vazgeçtiniz hayalleriniz ve geleceğiniz uğruna. Sıra geldi bu emeklerinizin karşılığını alacağınız o büyük güne “sınav günü”. Büyük gün demem sizi korkutmasın. Bu sınavı veya gireceğiniz herhangi bir sınavı hiçbir zaman olmazsa olmazınız olarak düşünmeyin. Unutmayın önemli olan sizin istekli ve kararlı bir şekilde çalışıp emek vermenizdir. Olur veya olmaz onu belirleyecek olan sınav anı ve biraz da şans faktörüdür.
Başarısız olmak demek bir sonraki sınav için hatalarınızı görüp daha eksiksiz yola çıkmak demektir. Başarısız olmak demek hayatın sonu değil, yeni hayatınızın başlangıcıdır. Bu şekilde düşündüğünüz zaman emin olun sınav öncesinde ve sınav anında heyecanınızı ve stresinizi daha iyi kontrol edeceksiniz.
Sınav anında heyecanlanmayan öğrenci yoktur. Hatta bu heyecan velilere de yansır çoğu zaman. Bütün bir aile boyunca sınav günü heyecanı ortaklaşa yaşanır. Heyecanlanmak genel anlamda iyi ve faydalıdır. Bu sizin sınavı ciddiye aldığınızı ve emek verdiğinizi gösterir.
Hatırlayın, hiç önemsemeden ve umursamadan girdiğiniz sınavlar muhakkak olmuştur. Bu bir yazılı sınav da olabilir. Bu sınavlara eminim hiçbir heyecan yaşamadan gayet rahat bir şekilde giriyorsunuzdur. Çünkü neden heyecanlanasınız ki? Zaten sizin için önem teşkil etmiyor, zaten o sınavı hiç umursamıyorsunuz. Sonucunda kaç puan alacağınız da o yüzden ilgilendirmiyor sizi. Ancak emek verilen, önemsenen, uğruna hayaller kurulan sınavlar bir başkadır. O sınavlar için döktüğünüz terler, yaşadığınız heyecanlar, girdiğiniz stresler de çok kıymetli ve değerlidir. Bu önemli değerleri hiç kaybetmeyin olur mu?
Heyecan yaşamak önemlidir ve gereklidir dedik. Peki, bu heyecanın bir oranı olmayacak mı? Çok büyük heyecanlar yaşamak da normal midir? diye sorabilirsiniz. Bu heyecanın bir oranı illaki olacaktır. Sınav anının tamamını heyecanlı ve stresli geçirmek elbette bizi yoracak ve sınavdan aldığımız verimi düşürecektir. Gelin şimdi sizlerle sınav günü heyecanını nasıl yöneteceğimizi, bu heyecanı olumsuzdan olumluya nasıl çevireceğimizi konuşalım.
Öncelikle sınavı gözünüzde hiçbir zaman gereğinden fazla büyütmeyin. Evet, hayallerinize giden yol bu sınavdan geçiyor farkındayım. Ancak sınava gereğinden fazla yüklenen anlam sizi daha fazla kaygı ve heyecana sürükleyecektir.
“ Bu sınav benim için çok önemli. Eğer kazanamazsam bir daha asla toparlanamam. Bu sınavı mutlaka kazanmalıyım. Başka yolu yok!” cümlesi ile “Bu sınav için yeterince çalıştım, emek verdim. Sınav anını iyi yönetebilirsem bunun üstesinden gelebileceğime inanıyorum. Yeterli puanı alamazsam bu benim başarısız olduğumu, çalışmadığımı göstermez. Ben sadece elimden geleni yapmakla sorumluyum.” cümlesi arasında çok büyük fark var.
Sürekli kendine ilk cümledeki gibi telkinlerde bulunan bir öğrenci düşünün. Bu öğrencinin sınavda başarılı olma ihtimali nedir? Bana kalırsa çok düşük. Bildiği konuları bile bu cümleler yüzünden unutma ihtimali çok yüksek. Çünkü kendisine gereksiz yere olumsuz söylemler ve normalden fazla kaygı yükledi.
Bir de ikinci cümleyi söyleyen öğrenciye bakalım. Bu öğrenci kendisinden gayet emin. Sınav öncesinde gereken emeği verdiğini biliyor ve sınav günü geldiğinde kendisine güveniyor. Sadece sınav anından sorumlu olduğunu biliyor. Sonucu istediği gibi olmasa da kendisine hiçbir zaman haksızlık yapmıyor. Bu şekilde bir düşünce yapısıyla sınav günü heyecanımızı minimum düzeye indirebilir ve sınavın istediğimiz gibi geçmesini sağlayabiliriz.
Sınavda Odaklanma Tekniği Uygulamak
Sınav anında yaşanan konsantrasyon dağınıklığı da bizleri heyecan ve strese sokabilir. O yüzden sınavda soruları anlayamadığınızı düşündüğünüzde, yeterince odaklanamadığınızı fark ettiğinizde sınava kısa bir ara verip tekrardan odağınızı toplamaya çalışmanızda fayda olacaktır. Bunun için bazı kullanacağınız odaklanma teknikleri var.
Örneğin soru kitapçığınızda kendinize bir nokta veya herhangi bir iz belirleyip 1 dakika boyunca bu iz veya noktaya bakarak zihninizi tazelemeniz mümkün. Bunu sınavda geçen zamanı boşa harcamak gibi düşünmeyin. Zihinsel anlamda kötü bir vaziyetteyken sınava devam etmeye çalışmanız sizi daha fazla yorup farkında olmadan size daha fazla zaman kaybettirecektir. Taze ve tamamen sınava odaklanmış bir zihinle yeniden başlarsanız hem stres yönetimini doğru yapmış hem de konsantrasyonunuzu yeniden sağlamış olacaksınız.
Bu heyecan elbette sadece öğrenciler için değil veliler içinde söz konusu. O yüzden velilere de bu noktada bazı görevler düşüyor. Öncelikle siz ne kadar heyecan yaşarsanız yaşayın çocuğunuza bu heyecanı minimum düzeyde göstermeye çalışın. Çünkü sizin aşırı heyecanınızı gören çocuğunuz daha büyük heyecanlara kapılabilir. Çocuğunuzu sonuç ne olursa olsun her zaman kabul ve sevgiyle karşılayacağınızı, önemli olanın kendisi ve verdiği emekler olduğunu onlara söyleyin ve bunu davranışlarınızla da destekleyin.
Sınav günü geldiğinde verdiğiniz tüm emeğin karşılığını en güzel şekilde alabilmeniz dileğimizle..
Daha fazla içeriğe buradan ulaşabilirsiniz.